Mete Han’dan Sonra Hunlar
Mete Han MÖ 174’te ölünce yerine
en büyük oğlu Ki-Ok Çinlilerin kullanımıyla Lao Şang geçti. Ki-Ok döneminde Çin, Hun askeri sistemini ve
taktiklerini benimseyen reform hareketini başlattı ayrıca Hunlarla ticareti
geliştirmek için kuzey sınırlarına küçük pazarlar açmaya başladı, bu pazarların
amacı Hunları rahat bir yaşama alıştırarak Çin’e muhtaç etmekti. Çinlilerin
Hunlar hakkında detaylı bilgiler edinmesini sağlayan Çinli vezir Chung
Hang-Yüeh bu dönemde Hun merkezine elçi olarak gelmiştir. MÖ 166 yılına kadar
Ki-Ok’un herhangi bir akın düzenlediği görülmedi, bu tarihte Ki-Ok babası Met
Han’ın en büyük düşmanı olan Yüeçiler üzerine yürüdü yapılan savaşlar sonucunda
Yüeçi Han’ı öldürüldü ve Yüeçiler yurtlarından ayrılarak Büyük Yüeçiler İli
Nehri havzasına, Küçük Yüeçiler Tibet Platosuna göç ettiler. Ayrıca Yüeçi
Han’ının kafatasından şarap kadehi yaptırılması hem bu zaferin büyüklüğünü
göstermesi hem de İskit geleneğinin uygulanması açısından bozkır tarihi için
önemlidir. MÖ 165 yılında Ki-Ok 140 bini bulan Hun ordusuyla Çin üzerine akın
düzenlenmiş birçok ganimet elde edilmesiyle geri dönmüş ancak MÖ162 yılına
kadar bu akınlar sürekli düzenlemeye devam edilmiştir. Çin İmparatoru Wen, Mete
Han zamanındaki barış dönemine vurgu yaparak ancak barış yapabilmiştir. Ki-Ok
MÖ 161 yılında ölünce yerine oğlu Kün-Çin geçti. Kün-Çin 34 yıllık hükümranlığı
ile en uzun süre Hunları yöneten Şanyu olduğu bilinmektedir. Genel olarak barış
ve huzur dönemi olarak kabul edilen bu dönemde Çin’in Hun reformları
sonuçlarını vermeye başladığı dönem olarak kabul edilir. Ayrıca Çin iç
karışıklardan sıyrılarak günümüzdeki Vietnam’a kadar olan geniş coğrafya ya
hükmetmeye başlamıştır. Kün-Çin ölünce yerine kardeşi İçihise geçti. İçihise
döneminde Hunlar, Çin politikaları sonucunda rahata kavuşmuşlar sürekli Çin
ticari mallarına dayanan bir toplum olmaya başlamışlar. Bu dönemde başlayan
bozkırdaki kıtlıkta eklenince Hunlar zor duruma düşmeye başlamışlardır. MÖ 119
yılında Hunlar, Han ordusuna karşı büyük bir bozguna uğradı fakat bu
çatışmalarda Çin at yetiştiriciliği büyük bir darbe yediği için bozkırda Hun
hakimiyeti devam etti. MÖ 102 yılından MÖ 73 yılına kadar geçen dönemde ipek
yolu için Hun ve Han orduları sürekli karşı karşıya geldi, bu savaşların
sonunda ipek yolunu Han Çinlileri tamamen hakimiyeti altına aldılar. MÖ 56 yılında Hun tahtında Ho-Han-Yeh
bulunuyordu, Ho-Han-Yeh artan kıtlık ve dağılan Hun birliğinden ötürü Çin’e
sığınmak istedi ancak yapılan Toyda kardeşi Çi-Çi şiddetle bu teklifi reddetti.
Yapılan savaş sonucunda Çi-Çi galip geldi ve Hunlar Batı ve Doğu olmak üzere
bölündüler.
Batı’da
bu gelişmeler olurken Çin’e sığınan Doğu Hunları Çin’den gelen desteklerle
hayatta kalmış, Çin’in düşmanı Vang’a karşı savaşmışlardır. Ho-Han-Yeh ölünce
yerine Hudur-Şi-Dagao geçti o da ölünce yerine Panu geçti. MS 48’de Pi,
Panu’nun hükümranlığını kabul etmeyince etrafındaki 8 boyla beraber Güney göç
ederek bağımsızlığını ilan etti böylece Doğu Hunları Güney ve Kuzey olarak
ikiye ayrıldı.
Güney
Hunları: Pi her ne kadar bağımsızlığını ilan etse de Çin gölgesi
altında yönetilmeye mecbur kaldı. Pi, kendisini tüm Hunların Şanyu’su olarak
görüyordu bu sebeple defalarca kez Panu’nun yönettiği Kuzey topraklarına
saldırdı ancak her defasında geri püskürtüldü. Çinliler Güney Hunlarını başta
Kuzey Hunları olmak üzere bozkır kavimlerine karşı tampon bölge olarak
kullandılar. Güney Hun toprakları Çi-Çi Kağanın egemen olduğu Talas’ın
doğusundan başlayıp Çine kadar, Çin seddinin kuzeyinden gobi çöüne kadar olan
coğrafyayı kapsıyordu. Güney Hunları iç karışıklıklar, kıtlık ve Çinlilerin
baskısı sonucunda MS 216 yılına kadar yaşamıştır.
Kuzey
Hunları: Panu, Pi Kağanın 8 boyla beraber ayrılmasıyla Kuzeye Baykal
gölü çevresine göç ederek bağımsızlığını ilan etti. Panu bölgede otoritesini
sağlamlaştırmaya fırsat bulamadan Pi ve Çin ordusunun baskınlarıyla yüzleşti
fakat bu baskınları geri püskürttü, Panu’nun daha sonraki baskınlardan birinde
öldüğü düşünülür. Güneyden Pi’nin ardılı olan Hunların ve kuzey bozkırlarından çıkıp
gelen Tiele baskınları sonucunda batıya doğru kaydılar. MS 181 yılında Sienpi
Han’ı Tan Şıhuay Kuzey Hunlarını üst üste yenerek daha da batıya itmiştir.
Böylece Kuzey Hunları yaklaşık 100 yıl içinde Baykal gölünden Hazar denizi
kıyılarına itilmiştir. Çi-Çi Han’ın baskısından kaçan Hun boyları ile karışan Kuzey
Hunları MS 350 yılına kadar küçük gruplar halinde Hazar bozkırlarından
Avrupa’ya göç ederek Avrupa Hun devletini kurmuşlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder