7 Mayıs 2023 Pazar

 



İskitler kim: İskitlerin ilk yurtları Altay dağları, Tanrı dağları ve Yenisey ırmağının yukarı kesimleri olduğu anlaşılmaktadır. Orta Asya bozkırlarından sivrilip çıkan İskitler etrafına o zaman ki tüm göçebe kavimleri toplayarak geniş bir alana hakimiyet kurmuştur. İlk dönem tarihleri bilinmezlikler içinde olup, akademik çevrelerce hala daha Pers ya da Türk olduğu tartışılır, İskitlerin ilk defa At ‘ı evcilleştirmesi, çok iyi Ok ve Yay kullanmaları, göçebe taktiklerinin ilk uygulayıcısı olmaları, Demiri ilk işleyen kavim olmalarından ötürü Türk olabilme ihtimalleri daha kuvvetlidir ancak konuştukları dilin ve inançlarında Pers etkisi olması son dönemde yapılan DNA analizlerinin Perslere daha yakın olması da Pers asıllı bir kavim olduklarını iddia edenlerin kanıtıdır. Türk Tarihinde ilk kurulan Türk devletinin Büyük Hun İmparatorluğu olduğu genel görüş olarak kabul edilse de ilk dönem Türk tarihi yazılı olmadığı için bilinmezlik içinde bırakılmıştır ancak bize Tarih öğretir ki Kavimler Uluslar birdenbire ortaya çıkıp devlet kuramazlar, devlet kurmak ulusların geçmişteki bilgi birikimiyle olur özellikle Büyük Hun İmparatorluğu gibi bir devletten ve Türk milletinden bahsediyorsak mutlaka Tarihin karanlık sayfalarında unutulmuş bir ön-Türk tarihi mevcuttur.


İskit Atlısı
 M.Ö. 8. Yüzyılda İskitler bulundukları bölgelerden yayılarak tüm bozkıra hükmetmeye başladılar ve Pontus Bozkırında ( Kuzey Karadeniz ve Kafkasya’yı içine alan geniş bölge) yaşayan Kimmerleri bir dizi savaş sonucunca bölgeden sürdüler. İlk defa Asur kayıtlarında adı geçen İskit hükümdarı Aspaka ( At anlamına gelen “Aspa” kelimesinden türetilmiş bir iskit adının Akadça dilindeki halidir) dır. Aspaka emrindeki göçebe ordusuyla Asurlarla müttefik olup Anadoluya kaçan Kimmerlere saldırmış, M.Ö. 678 yılında yapılan savaşta öldürülmüştür. Sonrasında Asur kaynaklarından bilindiği kadarıyla Bartatua ve Madyes İskit hükümdarı olmuştur. Madyes İskitlerin başına geçtiğinde Anadoluda ve Mezopotamya da kargaşa hakkimdi, Madyes önce Asurluları hakimiyeti altına aldı sonra Asurlularla birlikte Kimmerlerin son kalıntılarını Anadolu’dan temizledi bu seferde Traklar Anadolu’ya girince Traklar ve Müttefiki Frigleri mağlup etti M.Ö. 626 yılında Med Kralı düzenledği bir ziyafette İskit kralı ve soylularını katletti. İskitler bir dönem Mezopotamya ya karışmasalar da 30 sene sonra tekrar gelip Mezopotamya ya hükmedip Filistin bölgesine yağmaladılar. Ahamenişlerin Mezopotamya ya hakim olmasıyla bölgeden atıldılar.
Tomris

 Çeşitli kaynaklarda Massaget kraliçesi olarak geçse de dönemin kayıtlarında Sakaların Kraliçesi olarak geçen Tomris hatun, Ahameniş İmparatoru Büyük Kiros’u öldürmüştür. Daha sonraları Kiros’un soyundan gelen Büyük Dairus da İskitlere saldırmış ancak mağlup edilmiştir bu iki savaşta efsanelere konu olmuştur. İleriki dönemler de İskitler bozkırdaki birliği tutamamışlar dağılmışlardır. Karadenzin Kuzeyinde Asil İskit soylularının yönettiği İskit devleti Sarmatların bölgeye gelişiyle yıkılarak tarihe karışmışlardır. Sonraki dönemlerde İskitler kendilerini paralı askerler olarak gösterseler de M.Ö. 2. Yüzyıla gelindiğinde İskitler Anadolu’da ve Pontus bozkırındaki diğer kavimlere karışarak asimile olmuşlardır.

Ulu Kağan: Gerçekte kim olduğu bilinmeyen ama efsanelerde Afrasiyab ya da Alp Er Tunga olarak geçen Turan İmparatorluğunun hükümdarıdır. İskitlerin Hükümdarı olduğu düşünülür. M.Ö. 7. Ya da 6. Yüzyılda yaşamıştır, günümüze Alp Er Tunga‘nın Türklere ait destanı günümüze ulaşmamakla birlikte Hunlar, Göktürkler, Uygurlar, Karahanlılar ve Selçuklular soylarını Alp Er Tunga’ya dayandırmışlardır. Göktürkler döneminde dikilen Bilge Kağan ve Kül Tigin anıtlarında adı geçen Alp Er Tunga, İran kaynaklarında Firdevsi’nin Şehname adlı eserinde Afrasyab ya da Efrasiyab olarak geçer. Divan-ı Lügati’t-Türk’te de Şehnamedeki Afrasyab’ın İskitlerin Hükümdarı Alp Er Tunga olduğu belirtilmiştir.

Kutadgu Bilig’de ise;

Türk beyleri arasında adı meşhur ve ikbali ayan beyan ortada olanı Tunga Alp Er idi.

O yüksek bilgiye ve çok faziletlere sahip idi; bilgili, anlayışlı ve halkın seçkini idi.

Ne seçkin, ne yüksek, ne bilgili adam idi, zaten alemde ferasetli insan bu dünyaya hakim olurdu.

İranlılar ona Efrasiyab derler: Bu Efrasiyab akınlar salıp ülkeler fethedermiş.

Dünyaya hakim olmak ve onu idare etmek için pek çok fazilet, akıl ve bilgi lazımdır.

İranlılar bunu kitaba geçirmişlerdir, kitapta olmasa idi onu kim tanırdı?

Şeklinde geçer.

               Şehname de yazana göre Alp Er Tunga; Dedesinin intikamını almak için babasını ikna eder ve İran’a savaş açar, yapılan savaşta Turanlılar ( Şehname de Alp Er Tunga'nın milletine "Turanlılar" denilmiştir) galip gelir, İran hükümdarı Dehistan’a kaçıp oradaki kaleye sığınır, Kabil ülkesi hükümdarı olan Zal’ den yardım ister, Zal’ ordusuyla gelir Dehistan’da yapılan savaşı Efrasiyab  kazanınca Rey’e giderek İran tahtına oturur. İran tahtında bir Türk’ün oturduğunu öğrenen Zev tahtı almak ister ordular 5 ay savaşır kıtlık olur daha fazla insan ölmesin diye barış yapılır ve İran’ın kuzey tarafı Turanlılara verilir. Bir zaman sonra Zev ölünce Efrasiyab tahtı almak için tekrar savaş ilan eder, İranlılar tekrar Zal’ den yardım ister, Zal’ de yerine oğlu Rüstemi gönderir. Yapılan savaşı Rüstem kazanır tahta Keykubat’ı çıkartır. Keykubat ölünce yerine Keykavus tahta geçer. Keykavus Araplara yaptığı ziyaret esnasında tutsak edilir, Efrasiyab bunu fırsat bilip saldırır ancak Rüstem Keykavus’u kurtarır ve İran ordularını hazırlar. Yapılan savaşı Efrasiyab kaybeder barış yapılır. Efrasiyab her şeyi bırakıp bir adaya gitmeye karar verir ancak o dönem İran tahtında olan Keyhüsrev peşini bırakmaz ve adayı bulur. Ada da Efrasiyab kaçacakken onu yakalar ve boğarak öldürür. Şehname’yi Firdevsi yazdığı için burada taraflı davranarak destanın sonunu kendi milletinin hoş karşılayacağı gibi yazmış olma olasılığı yüksektir, destanın elimizde kalan parçalarından anladığımız kadarıyla Keyhüsrev barış için bir ziyafet düzenler Efrasiyabı da çağırır ve orda bir hile ile öldürür.

                              Alp Er Tunga öldi mü?

                              Issız ajun kaldı mu?

                              Ödlek öçin aldı mu?

                              Emdi yürek yırtılır?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder